HABER ARŞİVİ    |    GÜNCEL    |    ÖZEL HABER    |    SİYASET    |    KÜLTÜR SANAT    |    EKONOMİ    |    FOTOHABER    |    SPOR
 
 
“İŞ CİNAYETLERİNİ , İŞÇİ KATLİAMLARINI DURDURALIM!”


4 Mart 2015 Çarşamba 09:00

Mersin’de, Devrimci İşçi Sendikaları (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikası (KESK), Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) ile Türk Tabipler Birliği (TTB) ortak basın açıklaması ile işçi cinayetlerine dikkat çekerek, “İş cinayetlerini ve işçi katliamlarını durduralım!” çağrısı yaptı.

 

“3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü” kapsamında DİSK, KESK, TMMOB ve TTB adına ortak yapılan basın açıklaması, Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Mersin Şubesi önünde gerçekleştirildi. CHP İl Başkanı Abdullah Özyiğit ile HDP Mersin İl Başkanı Selman Günbat ve TMMOB Mersin Şubesinin tüm oda başkanlarının da destek verdiği açıklamayı, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri ve EMO Mersin Şube Başkanı Seyfettin Atar yaptı.

“İş cinayetlerini ve işçi katliamlarını durduralım!” başlığı ile yapılan açıklamada, ülkemizde her yıl binlerce iş kazasının yaşandığını söyleyen Atar, bu kazalarda yüzlerce emekçinin hayatını kaybettiğini ve binlerce emekçinin de yaralandığını söyledi. “Her yıl artan iş cinayetleri, ülkemizde işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili düzenlemelerin ne kadar sorunlu olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor” diyen Seyfettin Atar, “3 Mart 1992 tarihinde Zonguldak Kozlu’da yaşanan ve 263 madencinin yaşamını yitirdiği facianın yıldönümünü, "İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü" olarak ilan ederek, 2013 yılından bu yana her yıl bu gün konuya bir kez daha dikkat çekmeye çalışıyoruz.

 

“ALIN TERİNE GÖZYAŞI VE KAN KARIŞIYOR”

 

Kimi zaman ‘ölçülmeyen karbon monoksit oranı’, kimi zaman ‘bakımı yapılmayan cephe asansörü’, bazen ‘kapatılmayan inşaat boşluğu’, bazen de ‘çadırdaki elektrik kaçağı’ olarak karşımıza çıkan, oysa asıl nedeni yıllardır uygulanan neoliberal politikalar olan iş cinayetlerinde her yıl yüzlerce emekçi yaşamını kaybediyor, yüzlercesi de sakat kalıyor. Her yıl yüzlerce emekçinin alın terine gözyaşı ve kan karışıyor. Yalvaç’ta tarım işçisi kadınlar; Soma’da, Ermenek’te maden emekçileri; Davutpaşa ve Ostim’de imalathane işçileri, Mecidiyeköy’de, Esenyurt’ta inşaat işçileri iş cinayetlerinde, işçi katliamlarında canlarını veriyor. Öncelikle iş cinayetlerinde, işçi katliamlarında kaybettiğimiz canlarımızın anısı önünde saygıyla eğiliyor, başta aileleri olmak üzere hepimize başsağlığı diliyoruz” diye konuştu. 

 

“İŞÇİ, PATRONLARIN BELİRLEDİĞİ KOŞULLARDA ÇALIŞIYOR”

 

İşçi sağlığı ve iş güvenliğinin bütün çalışanları ilgilendiren, çalışma yaşamının en temel unsurlarından biri olduğunu altını çizen Seyfettin Atar, işçi sağlığı ve iş güvenliğine ilişkin göstergelerin, temel insan hakları, çalışma yaşamı ve ülkelerin gelişmişliklerine ilişkin önemli göstergeler olduğunu vurguladı. Atar, “Bugün ülkemizde uygulanmakta olan neoliberal ekonomi politikaları sonucunda iş güvencesinin azalması, esnek çalışma biçimleri, çalışma koşullarının ağırlaşması; özelleştirme, sendikasızlaştırma ve taşeronlaştırmanın yaygınlaşması; sosyal güvenlik ve güvenceden yoksun kayıt dışı işçilik ve çocuk işçi çalıştırma, yasal düzenlemelerdeki yanlışlıklar iş cinayetlerinin başlıca nedenidir. AKP iktidarı ile çalışma yaşamının tüm kuralları değiştirilmiş, dönüştürülmüştür. Çalışma yaşamı esnekleştirilmiş, yeni çalışma türleri devreye sokulmuş, geçici istihdam, taşeronluk, kısmi süreli çalışma, telafi çalışması, çağrı üzerine çalışma, serbest zaman uygulaması, denkleştirme süresi gibi uygulamalara geçilmiş, iş güvencesi kaldırılmış, işlerin taşeronlara verilmesi kolaylaştırılmış; işçilerin tamamen patronların belirlediği koşullarda çalışmasının önü açılmıştır.

 

“İŞ KAZALARI ÖNLENEBİLİR”

 

Bugün işçiyi her türlü korumadan uzak bırakan, mühendis ve hekimi iş kazaları tazminatlarından sorumlu tutan, işvereni ve iş yaşamını denetlemekten sorumlu olan devleti ise her türlü sorumluluktan arındıran bir politika ile karşı karşıyayız. Yapılan araştırmalara göre iş kazalarının yüzde 98’i, meslek hastalıklarının yüzde 100’ü önlenebilir iken; gerekli önlemler alınmadığı için maalesef her yıl iş kazaları ve meslek hastalarından dolayı birçok insan hayatını kaybetmektedir. İş cinayetlerinde ölümleri, yaralanmaları ve meslek hastalıklarını ‘işçinin kaderi’, ‘işin fıtratı’ şeklinde ifade etmek ise bilinçli olarak gerçeğin üstünü örten, art niyetli bir yaklaşımdır. Cinayetlerin sorumluları işyerinde gerekli tedbirleri almayan işverenler, yasal düzenlemeleri ve ikincil mevzuatları olması gerektiği gibi hazırlamayanlar ve gerekli denetimleri yapmayan ilgili bakanlıktır.

 

“YAMA TEDBİRLERE HAYIR”

 

Ülkemiz, çalışma yaşamı koşulları açısından hem hükümetin hem de kamuoyunun olağanüstü hassasiyetle üzerine eğilmesi gereken son derece olumsuz bir tablo ile karşı karşıyadır. Ülkemiz, iş cinayetlerinde, işçi ölümlerinde dünyada en üst sıralarda yer almaktadır. Bu tablo AKP’nin iktidara gelmesiyle daha da vahim bir hal almıştır. 2003 yılında günde ortalama 3 işçi yaşamını yitirmekte iken, bugün bu sayı 5-7 işçiye kadar çıkmıştır. Ne oldu da bu ölümler katlanarak artmıştır? Yatırımlar mı artmıştır bu ülkede, yoksa üretim mi? Ülkemizde artan yalnızca talan, yağma ve işçi ölümleridir.

Emek-meslek örgütlerinin önerileri dikkate alınmadan hazırlanan ‘yama’ tedbirlerle iş cinayetlerinin engellenmesi mümkün değildir. İşçi sağlığı ve iş güvenliği için “Önce insan, önce sağlık, önce iş güvenliği” anlayışı taşımayan hiçbir düzenleme sorunlara çözüm getirmeyecek, iş cinayetlerini durduramayacaktır. Çalışma hayatının yeniden düzenlenmesi, çalışma şartlarının iyileştirilmesi, işçi ölümlerinin durdurulması için mücadele etmeyi temel görevi sayan DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, piyasalaştırılmış değil insan odaklı bir işçi sağlığı ve iş güvenliği düzenlenmesi için önerilerini defalarca gerek iktidarla gerekse kamuoyu ile paylaşmıştır. Ne yazık ki; görüşlerimizin hiçbiri dikkate alınmamıştır” şeklinde konuştu.

 

NELER YAPILMALI?

 

Bu olumsuz tabloyu değiştirmek için görüşlerini bir kez daha kamuoyuyla paylaşan Seyfettin Atar, şöyle devam etti; “Özelleştirmeler iptal edilmeli, madencilik sektörü başta olmak üzere taşeronluk ve rödevans ile her türlü güvencesiz çalışma uygulamaları kaldırılmalıdır. İşçi sağlığı ve iş güvenliğinin ayrımsız tüm çalışanlar için bir hizmet değil,  bir hak olduğu ve çalışanların bu hakkına karşı tek muhatabın devlet olduğu kabul edilmelidir. Sendikalaşmanın önünde ILO standartlarıyla çelişen engeller kaldırılmalı ve örgütlenme teşvik edilmelidir. Toplu iş sözleşmesi hakkının önündeki başta çifte baraj uygulaması olmak üzere tüm engeller kaldırılmalıdır. İşçi sağlığı ile iş güvenliğinin birbirini tamamladığı gerçeğinden hareketle, tüm çalışanlar insana yakışır norm ve standartta bir sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmalıdır. Sigortasız ve sendikasız çalıştırma önlenmeli, kayıt dışı ekonomi kayıt altına alınmalıdır. Bağımsız denetim mekanizmaları oluşturulmalı, işyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanlarının iş güvenceleri mutlaka sağlanmalı, ücretleri oluşturulacak bir fondan karşılanmalıdır. Bu meslek gruplarının eğitiminde TTB ve TMMOB yetkili kılınmalıdır. İşyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanlarının ilgili meslek odalarına üye olmadan çalışmalarına izin verilmemelidir. Denetim raporları; şeffaf olmalı ve ilgili sendikalara, meslek odalarına iletilmelidir. Yıllardır ihmal edilen meslek hastalıklarının önlenmesi, gerekli taramaların yapılması, hastalıkların tespiti için yasal düzenlemeler bir an önce hayata geçirilmelidir. Koruyucu sağlık hizmetleri yerine tedavi edici sağlık hizmetlerine öncelik verilen uygulamalardan vazgeçilmeli, koruyucu sağlık hizmetleri geliştirilmelidir. Sendikaların, meslek odalarının, üniversitelerin karar süreçlerinde ve yönetiminde etkin katılımının olduğu idari ve mali yönden bağımsız, demokratik bir işleyişe sahip Ulusal İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Kurumu oluşturulmalıdır.





 
  HABER ARA
 
 
  
  FLAŞ HABER
  EN ÇOK OKUNAN
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
  SOSYAL MEDYA

 




 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GÜNCEL HABERLER SİYASET HABERLERİ SPOR HABERLERİ GİZLİLİK İLKELERİ

 

fotohaber.net | İnternet Gazetesi | Resmi Web Sitesi | Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
fotohaber.net © Copyright 2005-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA