HABER ARŞİVİ    |    GÜNCEL    |    ÖZEL HABER    |    SİYASET    |    KÜLTÜR SANAT    |    EKONOMİ    |    FOTOHABER    |    SPOR
 
 
Sabahat Aslan uyardı


4 Ağustos 2015 Salı 11:38

Deprem kuşağında olan Japonya’nın Fukişima Kenti, depremden en az etkilenecek bölge olduğu gerekçesiyle, bu şehir sanayi ve ticaret kenti yapılmıştı. Deprem uzmanları, Fukişima depremden etkilenmez dedikleri için bu bölgeye nükleer santraller kurulmuştu.

 

Deprem kuşağında olan Japonya’nın Fukişima Kenti, depremden en az etkilenecek bölge olduğu gerekçesiyle, bu şehir sanayi ve ticaret kenti yapılmıştı. Deprem uzmanları, Fukişima depremden etkilenmez dedikleri için bu bölgeye nükleer santraller kurulmuştu. Japonya’da bulunan tüm nükleer santraller 9 şiddetindeki depreme dayanıklı olarak ve güvenlik tedbirlerinde en son teknolojiler uygulanarak inşa edilmişti. Japonya’daki tüm nükleer santraller Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun tüm kurallarına göre çalıştırılıyordu ve devlet tarafından da denetleniyorlardı ve Halka nükleer santrallerin çok güvenli olduğu söylenmişti. Ayrıca nükleer santrallerin bulunduğu tüm bölgelerde de kaza sırasında uygulanacak acil eylem planları da mevcuttu. Ama Nükleer santrallerle ilgili tüm bu argümanlar 11 Mart 2011 de meydana gelen 9 şiddetindeki depremden sonra iflas etti. Çünkü meydana gelen deprem ve tsunami, Fukuşima da bulunan nükleer santralin soğutma sisteminin arızalanması ve çalıştırılamaması sonucunda soğutulamayan nükleer santralin 3 adet reaktörün çekirdeğinin aşırı ısınması sonucu erimiştir, bunun sonucunda atmosfere yayılan radyasyon dünyayı bir nükleer (radyasyon) felaketine dönüşmüştür, bu felaketle yayılan radyasyon. Çernobil felaketinde yayılan radyasyonun 6,5 katı atmosfere, tarıma, yerleşim alanlarına ve denize yayılmıştır. Kazanın Çernobil'den 25 yıl sonra dünyanın en büyük ikinci nükleer felaketine neden olduğu açıklanmıştır. Nükleer Düzenleme Kurulu, bir türlü kontrol altına alınamayan radyoaktif su sızıntısı nedeniyle nükleer santraldeki alarm seviyesinin Uluslararası Nükleer ve Radyolojik Olay Ölçeği'ne (İNES) göre "anormali"den "ciddi olay" seviyesine yükseltmişti. O zamanın Hükümet sözcüsü Yukio Edano, Fukuşima nükleer santralı yakınındaki deniz suyunda kabul edilebilir miktarın 7,5 milyon katı radyasyon belirlendiğini söylemişti.
Japonya da uzmanlar, Fukuşima nükleer santral kazası sonrası Japonya’nın topraklarının %10 unun radyasyonla kirlendiğini ve bu topraklarda binlerce yıl tarım yapılamayacağını, o bölgede yaşayan 300 bin kişinin tahliye edildiğini ve o bölgede yaşayan ve radyasyona maruz kalan insanların gelecekte % 70 inin kansere yakalanma riskinin çok yüksek olduğunu, Japonya’da çalışan 54 nükleer santralinin hepsinin kapatıldığını, Japon ekonomisinin kaza nedeniyle yaklaşık 250 milyar dolar zarar ettiğini Felaketi temizleme işlemlerinin maliyetinin 100 milyar dolar olduğunun tahminen hesaplandığını, ama yalıtım çalışmalarının en az 50 yıl süreceğini, ayrıca Fukuşima nükleer santralini işleten dünyanın en büyük elektrik şirketlerinden biri olan Tepco şirketinin bu felaket karşısında iflas etme riski ile karşı karşıya kaldığını ve sadece bu kazadan bugüne kadar 27 milyar dolar para kaybettiğini, kaza sonucu oluşan kirlenmenin temizleme maliyetinin yaklaşık 100 milyar dolarını ödeyemeyeceğini, 100 milyar doları Japon hükümetinin ödemek zorunda olduğunu açıklamışlardır.
Nükleer felaketin, kısa ve uzun vadede Japonya’da tarım, balıkçılık ve sanayiyi nasıl etkileyeceği, dünya ekonomisi ve sağlığına nasıl yansıyacağı henüz bilinmemektedir. 
Fukuşima nükleer santral felaketi sonucu atmosfere ve denize yayılan radyasyon ve ağır metallerin yayılımını 9 Mart 2011 den günümüze kadar hiçbir gelişmiş teknolojinin engelleyemediği ortadadır. Teknoloji sadece bu yayılımın seviyesini bazen azaltabilmektedir. Uzmanlar her gün 500-800 ton radyoaktif sıvının denize boşaltıldığını ve nükleer sızıntının etkilerinin yüzbinlerce yıl devam edeceğini belirtmişlerdir.
Fukuşima Nükleer Santrali' felaketinde sonra, nükleer teknoloji uzmanı tarihçi Robert Jacobs, Fukuşima'daki radyasyon sızıntılarının 2020'ye kadar durdurulmasının beklenmediğini de öne sürmüştü.
Bilim insanlarının Nükleer santrallerin çok güvensiz, riskli teknolojiler oldukları için en ufak bir dikkatsizlik, ihmal ve denetlenemeyen doğa olayları karşısında geri dönüşü mümkün olmayan ve etkileri yüzbinlerce yıl devam eden çok büyük radyasyon felaketlerine neden olmaktadır görüşü Fukuşima kazasında bir kez daha kanıtlanmış oldu.
Nükleer santralleri yapan hiçbir yapımcı şirket devletlere risk garantisi vermiyor. Dünyada hiçbir sigorta şirketi nükleer santralları sigorta etmiyor. Sorun, kazanın önlenememesi kadar, olası bir kazadan sonra felaketin büyümesini engelleyici tedbirlerin yetersizliğidir. Japonya nükleer teknoloji kullanımında dünyanın en tecrübeli ülkelerden olmasına rağmen, bugün Fukuşima felaketinin büyümesini denetleyecek tedbirler alınmasında eleman ve teknolojik yetersizliğiyle karşı karşıya kalmıştır. 
Akkuyu Nükleer Santralinin Çed Raporunda da Fukuşima nükleer santralin raporlarında belirtildiği gibi, Akkuyu nükleer santralinin 9 şiddetindeki depreme dayanıklı olacağını,güvenlik önlemlerinin en son teknolojide kullanılacağını, Tsunami etkisine karşı gereken tedbirlerin alınmış olacağını, Akkuyu bölgesinin deprem bölgesi olmadığını,
Santrale 400 ton ağırlığında ve 200 m/s hızda bir Boeing 747-400 uçağının çarpması sonucunda bir problemin yaşanmayacağı yazılmış olup, bu işi yapacak olan Akkuyu NGS Elektrik Üretim A.Şirketide halka aynı bilgileri anlatmaktadır.
Ama bizler, Akkuyu’da kurulması planlanan nükleer santralde uygulanması düşünülen VVEER1200 reaktör modelinin dünyada denenmemiş bir teknoloji olduğunu işletmeye alınmayan bir teknolojinin yaratacağı riskler hakkındaki bilgi ve deneyim yetersizliklerinin olduğunu, Fukuşima felaketinin, raporlarda yazılan tüm güvenlik önlemlerine rağmen meydana geldiğini, Nükleer santrallerde meydana gelen kazaların ve sızıntılarının karşısında, Nükleer santrallerde uygulanan en son güvenlik teknolojilerinin ve önlemlerinin yetersiz kaldığını biliyoruz.
Akkuyu ÇED Raporlarında Depremsellik bakımından Akkuyu’ya yakın sadece Ecemiş fay hattının olduğunu ve Ecemiş fay hattının Akkuyu nükleer santraline zarar vermeyeceği yazılmıştır. Fakat bilim insanları asıl zararın Akkuyu bölgesine yakın olan 1. Kıbrıs Dalma Batma Kuşağı, 2. Ölü Deniz Kırığı, 3. Güney Ege Dalma Batma Kuşağı, 4. Doğu Anadolu kırıklarının vereceğini, bu fay hatlarının hareketli olduklarını ve tarihte meydana getirdikleri 7.9 büyüklüğünde depremlerin ve tsunamilerin binlerce kişiyi öldürdüklerinin belgelendiğini açıklamıştır. Fukuşima Nükleer santrali deprem merkezine 190 km uzaklıkta olmasına rağmen felaket meydana gelmiştir.
Akkuyu nükleer santralini yapacak şirket olan Rosatomun, hem kendi ülkesinde hem de dünyada yapmış olduğu nükleer santrallerde yanlış teknoloji, eksik ve eski malzeme kullanımından kaynaklı sabıkaları vardır.
Nükleer Santral felaketleri, genelde soğutma sistemlerinde oluşan arızalardan kaynaklı meydana geldikleri ortadadır. Fukuşima nükleer felaketinin oluşmasının en büyük nedeni de santralin soğutma sisteminin çalışmamasından kaynaklıdır.
Akkuyu nükleer santralinin, deprem kuşağında olması, şirketin malzeme ve teknoloji konusunda sabıkalı oluşu, dünyada test edilmemiş bir teknolojinin uygulanacak olması, Akkuyu da kaza riskini çok yükseltmekle birlikte AKKUYUNUN FUKUŞİMA OLMASI İÇİN NEDENLERİ DE ÇOKTUR. Akkuyu Fukuşima olursa da AKKUYU NGS nin iflas etmeyeceğinin garantisini hiç kimse veremez. Ayrıca Ülkemizde Nükleer Santralleri denetlemekle görevli olacak olan kurum TAEK in İzmir Gaziemirde yıllarca Radyoaktif malzemenin toprağa gömüldüğünün zararlarını bile denetleyemediği gibi Akkuyu nükleer santralini de denetleyemeyeceği ortadadır.
MERSİNİN FUKUŞİMA OLMAMASI İÇİN HAYDİ MERSİNLİLER NÜKLEER SANTRALLERE KARŞI MÜCADELEYE.

Sabahat ASLAN
Mersin Çevre ve Doğa Derneği
Başkanı





 
  HABER ARA
 
 
  
  FLAŞ HABER
  EN ÇOK OKUNAN
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
  SOSYAL MEDYA

 




 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GÜNCEL HABERLER SİYASET HABERLERİ SPOR HABERLERİ GİZLİLİK İLKELERİ

 

fotohaber.net | İnternet Gazetesi | Resmi Web Sitesi | Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
fotohaber.net © Copyright 2005-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA