Çünkü, toplantıda ifade edilen “İmam Hatiplilerin dertleri ile dertlenen böylesine önemli katılımcılar olmamıştı.” sözleri, kamu görevlilerinin nasıl siyasi iktidarın esiri olduklarını göstermektedir.  

Eğitim Siyasal Kuşatma Altındadır.

AKP’nin rüşvet tahsil bürosu haline geldiği iddia edilen Bilal Erdoğan’ın yönettiği TÜRGEV’i meşrulaştırma girişimi toplantısının, bizzat devletin valisi, müftüsü, rektörü  ve AKP il ve ilçe başkanları tarafından yapılması kabul edilemez bir durumdur.

Bu durum, eğitimin siyasal bir kuşatma altında olduğunun açık bir göstergesi olarak karşımıza bir kez daha çıkmıştır.

Konuşmalardan da anlaşıldığı üzere, intikam duygusuyla kurulan bu platformun amacı, okullar ve öğrenciler arasında ayrımcılık yapmaktan, başka bir şey değildir.

Diğer Okullara Üvey Evlat Muamelesi Yapılıyor.

4+4+4 eğitim modelinin uygulanmaya başlanması ile birlikte fiziksel alt yapısı ve olanakları iyi olan gözde okullar İmam Hatip okuluna dönüştürülmüştür. İktidar eliyle veli, öğrenci ve öğretmenler ayrıştırılmıştır.Diğer okullara ve öğrencilere üvey evlat muamelesi devam etmesi halinde, mahalle baskısı artacak ve birbirine düşman nesiller yetişecektir.

Eğitime darbe yasası olan 4+4+4 sisteminin ardındaki gerçek niyette ortaya çıkmaya başlamıştır.

Eğitimde İki Başlılık Var.

Eğitimde iki başlılık yaratılarak laik, çağdaş, bilimsel eğitimin temelini oluşturan eğitim-öğretim birliği ayaklar altına alınmıştır.

Meslek Liseleri, Anadolu ve Fen Liselerinin sayısı yerinde sayarken, 2002’de 450 olan İmam Hatip Okullarının sayısı 14 yılda %413 oranında artarak 2310’a, öğrenci sayısı 1 milyon 80 bine ulaşmıştır.

Bu ülkenin tabi ki din görevlilerine ihtiyacı vardır. Ama imam-hatip yetiştirmesi gereken okulların, AKP’nin arka bahçesi haline getirilip kindar bir gençlik yaratma çabası toplumun barış ve huzurunu bozacaktır. 

Manisa’da 40 Bin Kadın Okuma Yazma Bilmiyor.

Ayrıca Manisa’da eğitimin çözülmesi gereken yığınla sorunu vardır. 4+4+4 ile birlikte eğitim düzeyi düşmüş kız çocukları eğitim hayatından koparılmıştır.

Halen 40 binden fazla kadının okuma yazma bilmediği Manisa’da eğitimin sorunlarına ortak çözüm aramak yerine, siyasallaşan devlet görevlileri ile birlikte eğitim darbesi yapmak, cumhuriyete açıkça saldırıdır.

CHP Çağdaş, Bilimsel ve Laik Eğitim Sisteminden Yanadır.

Bu toplantıya AKP dışındaki diğer siyasi parti temsilcileri, milletvekilleri ve eğitim sendikaları davet edilmediği için aldıkları kararların da hiçbir hükmü yoktur. Manisa valisinin bu toplantıya katılmış olması yasadışı bu yapılanmaya hiçbir resmiyet kazandırmayacaktır.

Kaldı ki, Manisa valisinin de içinde bulunduğu ortamda sadece kin ve nefretin konuşulduğu platform toplantısının eğitime katkı sağlaması mümkün değildir.  

Cumhuriyet Halk Partisi olarak çağdaş bilimsel ve laik eğitim sisteminin gelişmesinden yana olduğumuzu bir kez daha açıkça ifade ediyoruz. Ülkemizde Milli Eğitimin gelişmesine zarar verecek her türlü girişimin de karşısında olacağız.