Görevimiz süresince dava şuurumuz gereği hep“önce ülkem ve milletim sonra partim ve bendüsturunu benimsedik. Halka hizmetin hakka hizmet olduğu düşüncesinden asla ayrılmadık. Adaletli olmaya özen gösterdik. Görevimiz gereği yaptığımız işler hal ve hareketimizden dolayı bir gün ilahi adalete hesap vereceğimizi hiçbir zaman aklımızdan çıkarmadık. Dava adamı olmanın ünvanını şeref madalyası olarak göğsümüzde son nefesimize kadar taşıyacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Makamlar, mevkiler geçici “dava adamlığı” kalıcıdır. Davamız kadim kültürümüzden bu güne taşınan değerlerimizin bütünüdür. Dava adamlığımız ülkücülüğümüzdür. Davamızınhizmetimize ihtiyacı olduğunu hissettiğimiz an koşarak geleceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın.
Görevden alınma tasarrufu sayın genel başkanımıza ait olup,başta sayın genel başkanımız olmak üzere hiç kimseye karşı asla kızgınlığımız , küskünlüğümüz ve kırgınlığımız yoktur. Alınan kararın mutlaka haklı bir gerekçesi olduğuna inanıyoruz.
Göreve başladığımız gün bize tevdi edilen kutsal bayrağımızı hep yükseklerde taşımaya özen gösterdik. O’na asla leke sürdürmedik. Bu gün gururla ve gönül ve vicdan rahatlığı ile bu bayrağı bizden sonra görev alacak ülküdaşımıza teslim ediyoruz. İnancımız odur ki bu bayrak hak ettiği daha yüksek yerlerde dalgalanmaya devam edecektir.
Ülkemiz şu günlerde adeta ateş çemberinden geçmekte ,bir yandan terör örgütlerinin kıskacı , diğer yandan uluslararası ekonomik baskılar devletimizi diz çöktürmeye zorlamaktadır. İşte at izinin it izine karıştığı bu ortamda, kurt izini izlememiz elzemdir. Bu kurt izi , aşina soylu liderimiz sayın Devlet Bahçeli’nin izi olmalıdır. Aldığı her kararın altına imzamızı atıyor ve destekliyoruz. İnşallah ülkemiz, liderimizin de siyasete katkılarıyla bu netameli süreçten kurtulacak , düzlüğe çıkacaktır.
Bu itibarla , görevi bizden sonra devralacak değerli il başkanımıza ve ekibine başarılar diler , saygı ve selamlarımı sunarım. Tanrı Türkü korusun ve yüceltsin.