Burada, yani karşınızda kimsenin bilmediği, kimsenin söylemediği bir şey söylemeyeceğim.
Kimse de farklı bir şey söylemiyor zaten, iktidarı da muhalefeti de neredeyse aynı şeyleri söylüyor…
Mevlana’nın çok sevdiğim bir şiir’i geldi aklıma…
Büyük Mevlana derki:
Dünle beraber
Gitti cancağızım
Ne kadar söz varsa
Düne ait…
Şimdi yeni şeyler
Söylemek lazım…
Evet, şimdi tamda yeni şeyler söylemenin, ama mutlaka söylediklerimizin arkasında sonuna kadar durmanın ve mutlaka söylediklerimizi hayata geçirmenin zamanı…
YANİ SEVGİLİ Dostlarım, sevgili yol arkadaşlarım, ezberlerin gerçekçi, sahici anlamda bozulma zamanı.
Bizlerin ve bizler gibi düşünenlerin neredeyse son seçimleri, var olmak yok olmak kadar önemli bir dönemeçteyiz…
Hepimizin omuzlarında daha doğmamış bebelerin vebali var sorumluluğu var, çok düşüneceğiz, az konuşacağız çok işler yapacağız…
Ülke siyasetine müdahale etmenin, yaşamı olumlu ve onurlu biçimlendirmenin yollarını bulma çabasını sonuna kadar sürdürmek zamanı…
Aday adayı oldum, çünkü size inandım, çünkü kendime inandım,
Yaşadığımız Ülkeyi yönetenlere, bir bakın, geleceği görmekte ne kadar yoksul ama ceplerini doldurmada ne kadar ustalar…
Öngörüleri hiç yoktur sadece konuşur ve aldatmayı, kandırmayı siyaset zannederler…
Hep “İyi şeyler olacak” derler ama her gün bir diğerinden çok daha kötü şeyler yaşanır, kötü olur…
Çünkü:
Başta kendilerini kandırırlar, Dünya’ya ve kendi yurttaşlarına yalan söylerler ve hepiniz bilirsiniz ki yalan yalanı, yalan aldatmayı, sahteciliği, en hafif söylemle de hakkı olmayan çıkar ilişkilerini getirecektir…
Bu tip yöneticilerin ki ülkemizin neredeyse her kademesindeki yöneticiler fotokopi gibi benzerler birbirlerine ve hepsinin ortak yanları da dolmayan kocaman ceplerinin olması ve doymayan gözlerinin olmasıdır…
Öngörüsüzlüğün diğer bir nedeni de; bağımsız düşünme bağımsız davranabilme yeteneğini yitirmiş olmalarındandır.
Yani bağımsız düşünme, özgürce düşünme olanakları olmaz.
Diyalektik bakamazlar.
Yapacakları her işi efendilerimiz ne der süzgecinden geçirmek zorundadırlar, bu insanlar bırakın düşünce ve hizmet üretmeyi, oturdukları koltukların anlamını dahi düşünemez farkına varamazlar.
O denli Bağımlı ve ikbali için her türlü değer yargılarını hayatlarından çıkarmışlardır
Bağımlılık, bir süre sonra, bağımlı olduğunuz yerin kölesi yapar.
Kendi iradesini kullanamayan insanın da, sözüne, gücüne ve davranışlarına kimse itibar etmez inanmaz ve saygı duymaz…
İradesi olmayan bir liderlik, dümensiz bir yelkenliye benzer.
İşte biz bu bütün yoz, anlamsız insan onurunu yerle bir eden zincirleri kırmak için sizlerle, inanmış insanlarla birlikte geliyoruz.
Evet, Aday adayı oldum, herkesin hiç dilinden düşürmediği, ama bir türlü yaşama geçirmediği geçiremediği, sevgiyi dostluğu, bölgesel dahi olsa toplumsal barışı daha da önemlisi örgüte ve örgütü ayakta tutan bir nevi hayat veren üyelerimize, partililerimize vefayı özlediğim için aday adayı oldum…
Mevlana’nın dediği gibi, Yenişehir’de Yeni şeyler söylemek için Aday adayı oldum…
Kadınıyla erkeğiyle hizmette ve üretimde, paylaşımda ne kadar eşit ve yan yana olduğumuzu göstermek için aday oldum.
Benden bu kadar, Partimin saygın ve adil üyeleri ne derse boynumuz kıldan ince, sadakatimiz ve dostluğumuz bakidir…
SELAM OLSUN BİZDEN EVVEL GİDENLERE
Selam olsun bu ülkede dostluk adına, sevgi adına, bağımsızlık adına, özgürlük adına kan veren, can verenlere, emek verenlere…
Herkese başarı diliyorum…
Sevgiler saygılar sunuyorum…