Mersin Üniversitesi su sporları topluluğu Mersin limanı balıkçı barınağını dört dağlıçla taradı. Danışmalığını Yrd.Doç.Dr Lütfi Üredi, başkanlığını Savaş Çam, su ürünleri mühendisliği öğrencisi Cumhur Şahin ve üye Atilla Demir’in önderliğinde gerçekleşen etkinlikte dalgıç olarak Savaş Çam, Atilla Demir,Cebrail Baylan ve Boğaç Gündüz görev aldı.
Pazar günü, gün boyu sürdürülen etkinlikte Mersin üniversitesinden çok sayıda öğrenci ve Deniz Temiz derneği gönüllüleri ve toplum gönüllüleri derneği üyeleri görev aldı.
Mersin Büyükşehir Belediyesi ile Mersin Deniz Ticaret Odası,Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi farmasotik mikrobiyoloji anabilim dalı Yrd.Doç.Dr.Aylin Döğer ve Toplum Gönüllüleri Vakfının da desteklediği etkinlikte dört dalgıç barınağın değişik noktalarında dalarak deniz dibindeki atıkları karaya çıkarılmasını sağladılar.
Denizden çıkarılan otomobil lastikleri, şişe, bira kutuları, demir parçaları, tabak, çatal, bıçak, balık ağı, naylon branda gibi akla hayale gelmeyecek türde birçok atığı gören Mersinliler hayretler içinde kaldılar.
Mersin Üniversitesi Su sporları topluluğu gerçekleştirdikleri etkinlik ve deniz kirliliği konuda ki görüşlerini şu kelimelerle ifade ettiler.
Bu etkinlikte amacımız su altını ve kıyılarımızı temizlemek değildir. Amacımız bireyleri bilinçlendirmektir.
Bu amaç için seçtiğimiz metot, su altından çıkarılan materyallerle kirliliği somutlaştırarak deniz kirliliğinin ne boyutlara geldiğini hedef kitlemiz olan topluluk ve bireylere sergi, fotoğraf ve videolarla göstererek deniz kirliliği konusunda farkındallık yaratmaktır.
Burada yaptığımız çalışmada denizdeki kirlilik son derece tehlikeli boyutlardadır. Çevrecilik sadece ayak bastığımız kara parçasından ibaret değildir. Denizlerimizi korumak ve yaşatmak için de insanlarımızda gerekli bilinci oluşturmak gerekir.
Denizlerdeki kirlilik, deniz canlılarının yaşamlarını giderek güçleştirecektir. Yaşayan her canlıya kendi yaşam ortamında ve en uygun şartlarda yaşam hakkı verebilmek için denizlerimizi kirletmemeli ve kirletilmemelidir.
Ayrıca ;
En temel sorunun bilinçsizlik, duyarsızlık ve otorite boşluğu olduğununda belirtildiği mesaj şu uyarlarla sonlandırıldı ;
Ner yazık ki, halkımız için denizlerimize çöp atmak, cezayı gerektiren bazı olaylar gibi suç teşkil etmemektedir. Kamuoyunu bilinçlendirilmesi ne derece önemli bir olgu ise otorite boşluluğunun ortadan kaldırılması, yani eylemin suç teşkil edeceği ve cezasız kalmayacağı olgusunun yerleştirilmesi de son derece büyük önem taşımaktadır. O nedenle, bizden sonra gelecek kuşaklara temiz bir deniz bırakmak için birey bazında herkes gerekli bilince sahip olması gerekmektedir.