CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu, CHP’yi AK Parti’lileştirmekle suçlayan Gök, "Ben Kılıçdaroğlu’na karşıyım. Bunun, onun farklı kimliğiyle alakası yok. CHP AK Parti’lileştirildiği, Kılıçdaroğlu demokrat ve solcu olmadığı, sosyal demokrat görmediğim için karşıyım" dedi.
CHP’li Gök, geçen hafta çıktığı bir televizyon programında söylediği, "CHP şu anda genel merkezin verdiği talimatla tek bir etnik temele ve tek bir mezhebe dayanarak yeniden oluşturuluyor" sözleri üzerine başlayan tartışmalara ve tepkilere yanıt verdi. Dün Mersin’de Alevi derneklerinin protestosu ve kınamasının ardından bugün Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenleyen İsa Gök, bir televizyon programında yaptığı 10 dakikalık konuşmasının sadece iki-üç kelimesinin cımbızlanarak bunun üzerinden yorum yapıldığını ve Alevileri kastederek, bir takım dostlarının harekete geçirilmeye çalışılmasının etik olmadığını söyledi. Basın mensuplarına, televizyon konuşmasının metnini de dağıtan Gök, "Yapılanın ne basın ilkelerine ne de genel anlamda halk dilindeki ahlaki yapıya sığar. Önce ne konuşulduğuna bakılacak. Ne diyorum konuşmamda; ’bir sol partide asla olmaması gereken şeyler oluyor. Partide ideolojik bir sapma olduğu çok muhakkak. Parti antiemperyalist yapıdan, emek eksen yapısından tümüyle uzaklaşmış vaziyette. Sol sistemden gelen bir insanım, etnik temelde dini, felsefi, mezhebi, ırkı ne olursa olsun insanları tek görürüm. Ben insanların siyasi duruşuna bakarım’ diyorum. Spiker, ’Siz Kılıçdaroğlu’nun bir mezhebi duruşundan dolayı mı karşısınız?" diyor. Ben, ’Hayır. Bakın CHP sol temelde siyaset yapan partidir. CHP ideolojik tutum sergiler ama CHP ideolojik yapıdan uzaklaştırıldığı için ne yazık ki, parti mezhepler arası kavgaların içerisine atıldı’ diyorum. Ben bu durumu eleştiriyorum. CHP bu kavgaların içerisine atılamaz diyorum. Ben CHP’yi antiemperyalist bir cephe partisi, emekten yana, sol bir parti olarak görmek istediğimi söylüyorum. CHP, Kemalist sol, sosyalist, sosyal demokrat solun tüm renklerini içine alarak bir cephe olmak zorundadır AK Parti karşısında diyorum. Ben solcu, devrimci bir insanım. Kalkıp da birilerinin bana bu metni okumadan, 10 dakikalık televizyon haberini görmeden yalnızca internette üç-dört kelimesi alınıp servis edilerek bir takım arkadaşlar, ne hikmetse dostlarımız olan insanları adeta kışkırtmaya çalışıyorlar. Bu yanlış. Benim hayatımda bu türden siyasi manevralara yer yoktur" dedi.
"EVET BEN KILIÇDAROĞLU’NA KARŞIYIM"
Konuşmasında birçok kez Kılıçdaroğlu’na karşı olduğunu dile getiren Gök, bu karşı oluşun Kılıçdaroğlu’nun mezhebi ile ilgili olmadığını vurguladı. Gök, "Evet, ben Kılıçdaroğlu’na karşıyım. Dünkü yapılan açıklamayı okudum, bu açıklama adeta Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu bir koruma güdüsü. Bu çok anlamsız. Sayın Kılıçdaroğlu’nu nasıl ki bir alt kimlik üzerinden eleştirmek hataysa , o kimlik üzerinden Kılıçdaroğlu’nu korumak da hatadır. Çünkü laik olmak zorundayız. Ben Kılıçdaroğlu’na karşıyım. Bunun, onun farklı kimliğiyle alakası yok. Sayın Kılıçdaroğlu genel başkanlığa çıkarken yanındaki tek milletvekili bendim, ikinci bir milletvekili yoktu. Şu anda niye ayrıldık? Bir yıldır ayrıyız, çünkü parti AK Parti’lileştirildi, sağa kaydı. Ben laik bir duruş sergileyerek, o televizyon programında laik beyanda bulunuyorum ama şu anki yönetime karşı eleştirilerimi söylüyorum. CHP altı oka, Atatürk’e, Anadolu’ya sahip çıkmalı" diye konuştu.
Gök, şöyle devam etti: "Ben partinin sağcılaştırılmasına karşıyım. Ben Kemal Kılıçdaroğlu’na karşıyım, çünkü bir taraftan siz Başbakana BOP eşbaşkanı diyeceksiniz, Amerikancılıkla suçlayacaksınız, diğer taraftan Büyük Ortadoğu Projesi’nin Libya politikasında AK Parti ile beraber genel başkanımın verdiği talimat üzerine Libya’ya asker gönderilmesi tezkeresine CHP grubu evet oyu verecek. Ben hayır oyu verdim. Bu kabul edilemez."
Kılıçdaroğlu’nun içeride ayrı dışarıda ayrı politika uyguladığını ileri süren Gök, 1 Mart tezkeresi dolayısıyla Kılıçdaroğlu’nun ABD’ye heyet göndererek özür dilediğini iddia etti. Gök, "Ben bu yüzden Kemal Bey’e karşıyım. CHP antiemperyalist olmak, sol duruş sergilemek zorundadır. Genel başkanım, eski çalışma arkadaşını partimize alacak ve o şahıs diyecektir ki, ’tekke ve zaviyelerin kapatılması yanlıştır’; yine başka bir çalışma arkadaşı diyecektir ki, ’ben altı oku korumanın bekçisi mi olmak zorundayım’; bir başkası Atatürk’ü katliamcı ilan etmeye kalkacaktır. Amerika’da bröve, madalya alan her insan partimizde etkin yerlere gelecektir. Televizyon konuşmamda ben CHP’yi laik yapılanma konusunda uyarıyorum. Dün laikliğin yıldönümüydü ve genel başkanımız yalnızca twitter üzerinden laikliği kutluyor, bu kadar basit mi? CHP’nin altı okundan bir tanesi laikliktir. İşte ben bu sebeple Kemal Kılıçdaroğlu’na karşıyım" ifadelerini kullandı.
"KİMSE KEMAL BEY’İ KİMLİKLER ÜZERİNDEN KORUMAYA KALKMASIN"
Tüm olayın tüzük kurultayı istediği için çıktığını öne süren Gök , şunları söyledi: "Ben Kılıçdaroğlu’na, sosyal demokrat görmediğim için karşıyım. Bu bir siyasi duruş. Bu parti sol oluncaya kadar, bu parti Atatürk’e, altı oka gerçek CHP’ye dönüştürülünceye kadar mücadelemi sürdüreceğim. Bu mücadelenin asla başka kimliklerle alakası yoktur. Hiç kimse , başka kimlikler üzerinden Kemal Bey’i korumaya kalkmasın, kendi örgütlünübu türden siyasi işlere alet etmesin."
İsa Gök, bir soru üzerine, CHP’nin cephenin ve çatının partisi yapılamaması durumunda AK Parti’nin vurup geçeceğini, bunun çok net olduğunu savundu. Gök, sözlerini şöyle tamamladı: "Ben o yüzden herkesi bölünmeye değil, birlik olmaya, dini, dili, ırkı, cinsiyeti, mezhebi ne olursa olsun herkesi AK Parti’ye karşı bu kötü gidişe karşı bir cephe oluşturmaya çağırıyorum. Benim bütün mücadelem de bu."
